ÇOCUKLARDA DÜRTÜSELLİK VE DÜRTÜSEL DAVRANIŞLAR NASIL ÖNLENİR?
Çocuklar doğduklarından itibaren etrafı keşfetmek için bir enerji harcarlar. Büyürken zamanlarının büyük bölümünü etrafı keşfederek öğrenmeye anlamaya çalışarak harcarlar. Bu büyüme sırasında bazı dürtüsellikler normal karşılanır. Çocuğun acıktığında ağlaması, isteklerinin olması için tutturması zaman ve mekân ayırt etmeden davranması başlarda normal olsa da çocuğun başta ailesi olmak üzere çevrenin etkisiyle bu dürtüselliği kontrol edebilmeyi öğrenmesi amaçlanır.
Dürtüsel Davranış Nasıl Ayırt Edilir?
Dürtüsellik, tüm çocuklarda belli ölçüde ve nadiren görülebilir. Ancak sıklığı arttığında, çocuğunuzu tehlikeye attığında, ev ya da okuldaki huzuru bozduğunda tehlikeli hâle gelmiş demektir. Dürtüsellik çocuklarda kendini farklı şekillerde gösterebilir, ancak en yaygın görülen davranışlar şu şekildedir:
- Söz kesme: Dürtüsel çocuk, başkalarıyla aynı anda konuşarak ya da davranışlarıyla ebeveynlerinin, öğretmenlerinin ya da arkadaşlarının sözünü kesebilir.
- Sabırsızlık: Dürtüleriyle hareket eden çocuklar sabırsızdır. Sırasını beklemek ya da paylaşmak gibi kavramları anlayamazlar. Sınıfta, söz almadan konuşabilir, bir sorunun cevabını izin almadan bağırabilir ya da diğer öğrencilerin oyuncaklarını ellerinden alabilirler.
- Uygunsuz iletişim: Uygun olmayan anlarda konuşabilir, bağırabilir ya da gülebilirler.
- Tehlike: Dürtüsel çocuklar sonuçlarını düşünmeden tehlikeli davranışlarda bulunabilirler. Korkusuzluk çok fazladır.
- Kuralsızlık: Otoriteye ya da konulan kurallara karşı gelme söz dinlememe çok fazladır.
- Engellenmeye direnç: Bu çocuklar amaçları doğrultusunda bir engelle karşılaştıklarında çok fazla tepki gösterirler.
Ne Yapılabilir?
Öncelikle dürtüsel çocukları bir sorun olarak görmemek ve onlara böyle yaklaşmamak gerekir. Erken müdahale en önemli etkenlerden biri; çünkü zaman geçtikçe durum ilerleyebilir ve ebeveyn çocuk ilişkisi de zarar görebilir.
Evde gözlemlediğiniz dürtüsel davranışları, bu davranışları tetikleyen etkenler olup olmadığını, belli zamanlarda bu davranışların daha da şiddetlenip şiddetlenmediğini not almanız faydalı olabilir. Okulda da benzer davranışlar sergilenip sergilenmediği önemli bir konudur.
Aslında her çocuk hatalı ve yanlış davranışlarda bulunabilir. Ancak gerek çevreden gelen uyarılar ve cezalar, gerekse kendi edindikleri kötü tecrübeler sayesinde olaylardan ders çıkartarak hataları tekrarlamaz. Oysa dürtüselliği olan çocuklarda genellikle ceza ve ödül mekanizması işlevsel olmaz. Başlarına gelen üzücü ya da kötü bir olaydan da ders çıkaramazlar. Kendileri ile konuştuğunuzda ise eylemin sonucunda olabilecekleri tahmin eder ve bu konuda sağlıklı yorumda bulunurlar. Ailenin sürekli konuşup nasihat etmesi, yanlışları konusunda çocuğu uyarması bir sonraki yanlışların oluşumunu engellemez. Bu yüzden dürtüselliği olan çocuk muhakeme ve yeniden riskli davranışı gösterip göstermeme düzeyine göre değerlendirilmeli ve buna uygun şekilde davranılmalıdır. Aile ve okulun bu konuda bilinçli olup çocuğa doğru şekilde yaklaşması çok önemlidir.
UZMAN PSİKOLOG AİLE DANIŞMANI
NİHAL ÖZYEDEK